Bu savaşı biz kazanacağız

  • Mayıs 2020

PANDEMİ NEDİR?

Dünyada eşzamanlı olarak çok yaygın bir şekilde çok fazla sayıda insanı tehdit eden bulaşıcı hastalıklara “pandemi” deniliyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tanımlamasına göre, bir hastalığın pandemi olabilmesi için kabaca üç kriter var: Yeni bir virüs olması, insanlara kolayca geçebilmesi ve sürekli  bulaşması.

KORONA NEDİR?                                     

Covid-19; “korona”nın co’su, “virüs”ün vi’si ve hastalık kelimesinin İngilizcesi “disease” sözcüğünün d’sinden türetildi. Büyük bir virüs ailesinin bir alt türü. Ancak o ailede korona  dahil sadece yedi tanesi insanlara bulaşabiliyor. Koronavirüsler, hayvandan insana bulaştı. Ve virüsleri kitlesel bir salgın tehdidi haline getiren, mutasyona uğrayıp insandan insana bulaşmaya başlamaları.

KİM KEŞFETİ?

İnsana bulaşan ilk koronavirüsü keşfeden kişi, İskoç bir otobüs şoförün kızı, bilim insanı June Almeida oldu. Dr. Almeida’nın 1964 yılında Londra’da St Thomas Hastane laboratuvarında saptadığı koronavirüsün yeni bir çeşidi. Yaşarken yaptığı buluşun değeri anlaşılmadı ama şimdi herkes onu konuşuyor.


VİRÜS HÜCRE İÇİNE NASIL GİRİYOR?

  1. Koronavirüsün taç benzeri sivri uçları var. Virüs, sabunla temas ettiğinde ayrılan yağlı lipit moleküllerini barındıran bir baloncuk şekliyle biliniyor.
  2. Virüs vücuda burun, ağız veya gözlerden giriyor, daha sonra ACE2 adı verilen bir protein üreten hava yollarımızdaki hücrelere tutunuyor.
  3. Virüs, yağlı zarını sizin hücre zarınızla kaynaştırarak hücreye bulaşıyor. İçeri girdikten sonra, RNA adı verilen bir genetik materyal parçacığı bırakıyor.
  4. Enfekte hücre RNA’yı okuyor, bağışıklık sistemini uzak tutuyor ve virüsün yeni kopyalarını toplamaya yardımcı olacak proteinler yapmaya başlıyor.
  5. Enfeksiyon ilerledikçe, hücre mekanizması koronavirüsün daha fazla kopyasını oluşturacak yeni sivri uçlu proteinleri ve diğer türdeki proteinleri üretmeye başlıyor. Bağışıklık sistemi virüs tarafından kandırıldığı için bu üretim durmadan sürüyor.
  6. Virüsün yeni kopyaları toplanıyor ve hücrenin dış kenarlarına doğru hareket ediyor.
  7. Enfekte olmuş her hücre, virüsün milyonlarca kopyasını çıkarıyor. Virüsler yakındaki hücreleri enfekte edebiliyor veya çıkan damlacıklarla yayılabiliyor.

NASIL HASTA EDİYOR?

WHO’ya göre yeni virüsün “kuluçka dönemi”, yani enfeksiyonun kapıldığı andan belirtilerin görüldüğü zamana kadar olan süre, yaklaşık 14 gün. Virüse yakalananlarda önce yüksek ateş başlıyor. Ardından kuru öksürük şikayetleri gözleniyor. Bir haftanın sonunda ise nefes darlığı sorunları ortaya çıkıyor. Yaşı ilerlemiş ve kronik hastalığı olanlar Covid-19’u daha ağır yaşıyor.

SARS, insandan insana en çok öksürme yoluyla geçiyordu.  Korona virüs ise solunum yollarını etkiliyor. O nedenle öksürük ile birlikte temas yoluyla bulaşıyor.

NEDEN SABUN ETKİLİ?

Virüsler vücut dışında saatlerce, hatta günlerce aktif kalabiliyor. Alkol içeren dezenfektanlar, sıvılar, ıslak mendiller, jel ve kremler de kullanışlı, ancak hiçbiri sıradan bir sabun kadar etkili değil. Sabunda amfifil diye bilinen yağ benzeri maddeler var. Bunlar, virüs zarındaki lipitleri andırıyor. Lipit ölürse; virüs de etkisiz hale geliyor.

MUTASYONA UĞRAR MI?

Tüm virüsler gibi koronavirüs de insandan insana geçerken mutasyona uğruyor. “Mutasyon” aslında sadece virüsün genetik kodundaki bir değişiklik. Çoğu, virüsün işleyiş biçimini değiştirmiyor. Virüsler, bir hücreye giriyor, hücre mekanizmasını ele geçiriyor ve bunu kendisini birçok defa kopyalamak için kullanıyor. Daha sonra virüs hücreden hücreye ve insandan insana yayılırken, bu hatalar zamanla birikiyor. Aynı durum kızamık için de yaşandı.  Ama aşının karşısında mutasyona uğramış virüs de dayanamadı. Yine de aynı sonucun yaşanacağının garantisi yok. Virüs, antikorların yapışmasını engelleyecek bir şekilde mutasyona uğrarsa, bir aşı bulunmasını zorlaştırır.

NASIL DURDURULABİLİR?

Dünya genelindeki uzmanlar, koronavirüs tedavisi için aşı ve tedaviler geliştirmek için adeta yarışıyor. Bazı ilaçlar denendi, bazılarıysa klinik deneme aşamasına geldi. Salgın Hazırlık İnnovasyonları Koalisyonu (CEPİ) çeşitli gelişim aşamalarındaki 115 Covid-19 aşısı tespit etti. Bunların beşindeyse, klinik deneylere başlandı. Umut vaaden ilaç ve aşı çalışmalarından bazıları şöyle:

AŞILAR:

  • Oxford Üniversitesi’nden araştırmacılar, üzerinde çalıştıkları aşının Eylül ayında genel kullanıma hazır olabileceğini açıkladı.
  • İlaç devleri Sanofi ve GSK da gelecek yılın ortalarına bir aşı geliştirmek umuduyla ortak çalışıyor.
  • Pittsburgh Tıp Üniversitesi’ndeki uzmanlar ise, koronavirüse karşı potansiyel bir aşı olabilecek parmak ucu büyüklüğünde bir bant üzerinde çalışıyor.
  • Çin’de CanSino Biyoloji, aşı adayları üzerinde ikinci aşama testlere geçti.
  • ABD’de Ulusal Sağlık Enstitüleri ve Moderna Inc’in potansiyel aşı çalışmalarını sürdürüyor. Deneysel aşının ilk dozunu geçen ay alan  bir denek, ikinci dozu alacak.
  • Cambridge Üniversitesi potansiyel bir aşı üzerinde çalışıyor.

İLAÇLAR:

  • Covid-19’u ağır geçiren University College London’daki hastalarda ve İngiltere’yle İskoçya genelindeki hastanelerde denenen Remdesivir,
  • HIV ilacı Lopinavir/ritonavir,
  • Sıtma ve eklem iltihabı gibi belirli bağışıklık sistemi rahatsızlıklarında kullanılan Klorokin ve hidroksiklorokin,
  • MS gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan sistemik interferonlar, özellikle de interfenon beta.
  • Ayrıca, bazı ilaç devleri, Covid-19’un ağır hastalarda tetiklediği, bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesini tedavi etmek için bazı yeni ilaçların küresel ölçekte klinik deneylerine başlamak üzere olduklarını duyuruyor.